Yazı No: 19
Hazırlayan: Berkay Türkkan
Fitness mı, Bodybuilding mi? Size Uygun Olan Hangisi?
Her sene olduğu gibi bu sene de spora yoğun ilginin olacağı, her yaştan binlerce kişinin spor salonlarına koşacağı döneme, yani okullların açıldığı eylül ayına az bir süre kaldı. Eylül ayında ne mi olacak? Yazın tatilden tatile koşup yediklerine-içtiklerine dikkat etmeyenler vücutlarını değiştirmek, yaz boyu spor yapmayanlar tekrar başlamak, yazın antrenmanlarına devam edenlerse yeni sezonun başlangıcını yapmak isteyecek. Yine binlerce kişi spora başlayıp, yeni yılı gören çok az kişi olacak.
Bugün konumuz bu değil, bugün konumuz “fitness” ve “bodybuilding” kavramlarının ne olduğu ve size hangisinin hitap ettiği.
Fitness ve Bodybuilding
Aslına bakacak olursanız bu ikisinin de temeli vücut geliştirmedir, hatta “bodybuilding” kelimesinin Türkçe tam karşılığı da budur fakat sıra bu iki kavramın kullanımına geldiğinde iş biraz değişmektedir.
Doğuştan Bodyciler
Bildiğiniz gibi ülkemizde spor salonuna adım atan herkes “fitnessçı”, ağırlık kaldıran herkes “bodyci” ünvanlarını daha ilk günden alır. Eşine, dostuna, arkadaşlarına “Siz beni 2 ay sonra görün, nasıl şişeceğim bakın” diyerek hava atar. Sorulduğunda ise “Ben body yapıyorum” der.
Öncelikle şunu en başından belirtmekte fayda var. Spor salonlarındakilerin %99’u bodybuilding değil, fitness ile uğraşır. “Herkesi küçük görüyor bu adam da” dediğinizi duyar gibiyim ama bu bahsettiğim %99’luk kısma ben de dahilim çünkü çalışmalarıma “fitness model” olarak devam ediyorum.
Fitness ve Bodybuilding Arasındaki Farklar Neler?
Dergileri incelerken gördüğünüz, “Vay anasını adama bak, kolu benim bacağım kadar” veya “Kesin ilaçlı, ilaç alsam ben de yaparım” dediğiniz adamlar var ya, işte bodybuilding yapan onlar. Yani profesyonel, bu işten para kazanan, yarışmalara katılan sporcular. Bu sporcuların gerek kas kütleleri, gerek beslenmeleri, gerek ilaç ve hormon kullanımları inanılmaz boyutlardadır ve sıradan insanlarla kıyaslanamaz. Kısacası hobi için “bodybuilding” yapamazsınız.
Gelelim fitnessa. “Hardcore bodybuilder” diye tabir edilen profesyonellerin dışında kalan kesimin (buna atletik fitness vb. kategorilerdeki profesyonelleri de dahil ediyorum) yaptığı ise fitnesstır. Sizin hobi olarak yaptığınız da fitnesstır. Fitness ile de çok güzel vücutlara sahip olursunuz, modellik yaparsınız, kendinizi baştan yaratırsınız ama hiçbir zaman bir “bodybuilder” ile aynı kas kütlesine sahip olamazsınız. Daha fazlasını istiyorsanız işi profesyonel boyuta taşıyıp, bazı fedakarlıkları da yapmanız gerekecektir.
Türkiye’de Hangisinin Geleceği Var?
Türkiye’de de bu sporu “bodybuilder” olarak devam ettirip Phil Heath gibi malikanede yaşama ve Bentley‘e binme şansım olsaydı hiç düşünmeden elimden gelen her şeyi yapardım ama maalesef bu ülkemiz için büyük bir ütopya. Dolayısıyla benim için ölü yatırım. Evet, vücuduma yaptığım çalışmayı ve bu uğurda verdiğim maddi-manevi emeği, ayırdığım zamanı “yatırım” olarak görüyorum ve fitnesstan ilerisi, yani “bodybuilding” kısmı “benim için” bu şartlarda iyi bir yatırım değil.
İşin sağlık boyutuna hiç girmiyorum bile. O konuyu zaten herkes yeterince iyi biliyor.
Diğer yandan siz tüm bu ihtimalleri göze alıp, “bodybuilding” alanında ilerlemek de isteyebilirsiniz. Buna kimse bir şey diyemez, saygı duymaktan başka bir şey de yapmaz fakat işinizin hiç kolay olmayacağını en başından itibaren bilmeniz gerekir.
Gelecek paylaşımlarda görüşmek üzere.
Güçlü kalın,
YORUMLAR