Nereden başlasam, inanın bilmiyorum. Kendimi bildim bileli kilolu bir insan olarak gördüm, tanıdım. Aynaya bakmaktan çekiniyor, birisi kusurlarımı yüzüme vuracak diye insanlardan kaçıyordum. Olduğum insanı kabullenmeye çalışıyordum ama ne yazık ki uykuma giriyor, günde 2 veya 3 saat ancak uyuyabiliyordum. Evet kendimi adeta kusurlarımı örtmek ve onları taşımak ile düşüne düşüne kendimi psikolojik olarak hasta etmiştim. Yardım istemeyecek kadar da gururluydum. En yakınım bile soru sorduğunda patlamaya hazır bir bomba kadar da öfkeliydim. 120 kilo ile mücadele etmek hiç de kolay değildi. Bunun üstüne ailevi problemler, para sıkıntıları, kullanılan içki, sigara ve psikotik ilaçları da ekleyince ortaya yeterli felaket senaryosu çıkıyor. Bir gece, bir anda gelen dürtü ve kusma ile anlamıştım böyle devam edemeyeceğimi…
Üniversite’yi Burdur’un Bucak ilçesinde okuyordum. Üçüncü sınıftım. Yurdumuzun 50 mt. ötesine bir spor salonu kuruldu ve artık değişim vaktinin geldiğini hissettim. Hemen gidip kayıt oldum ve üstümü değiştirdim. Çalışan diğer insanlara nazaran kendimi bir enkaz olarak görüyordum. Beş dakika koşamayan ve bir olimpik barı(20 kg) kaldıramayacak kadar bir enkaz. Ancak gücümü toparlamaya, ertesi sabah uyandığımda kaslarımın ağrısının verdiği o tatlı acı, yıllardır kafamdaki reddedilmelerin, iğrenilmelerin ve herkesin benden uzak durmasının acısını unutturmuştu. Dinlenme günlerimde içim daralıyor, bir daha ağırlık altına girmek için can atıyordum. Pes etmek, geri dönmek artık söz konusu değildi o vazgeçen, maymun iştahlı bir deneyip beceremeyince suçu kendinden başka herkes ve her şeye atan ben için. Geçen her günde ağırlıklar artıyor, zorlanıyordum. O eski benden artık eser kalmamıştı şarkılar dercesine. Bir işe tutundum mu tam tutunuyordum artık. Bar ağırlaştıkça benim ruhum hafifliyordu. Yurttaki yemekler ile beslenmeme de dikkat ediyor, içki ve sigaraya harcadığım para ile de ilk protein tozumu ve diğer gıda takviyelerimi almıştım. Artık zincirlerimi kırmış ve olduğum inan olmaktan vazgeçmiştim, ben artık eski ben ile savaşan bir savaşçı olmuştum..
Aradan uzun bir süre geçti. Çalışmaktan ve disiplinli beslenmemden asla vazgeçmedim. Yağ oranım %30 dan %18’e düştü ve mücadelem halen devam ediyor. An itibariyle 89 kiloyum ve 31 kilo verdim. Kollar 42 cm. Belim 85. 140 kilo Deadlift, 100 kilo Bench Press ve 110 kilo Squat ile gün be gün eskiden olduğum insanın yapamayacağı hareketler yapıyorum ve artık kimseden kaçma ihtiyacı duymuyorum.Aksine insanlar bana geliyor ve anladım ki ben en büyük düşmanımı, eski benliğimi yenmişim. Asla ama asla vazgeçmeyin, ümidinizi kaybetmeyin. Bir gün mutlaka zafer sizin olacaktır.
Saygılar, Selamlar.
YORUMLAR