Antrenmanlarınız Boşa mı Gidiyor?

Antrenmanlarınız Boşa mı Gidiyor?

Hazırlayan: Berkay Türkkan

Pazartesi akşamı antrenmanım için spor salonuna giriyorum. Salon adeta mahşer yeri gibi. Neredeyse her makine dolu, istediğim ağırlıkların hiçbiri yerinde yok. Kimisi göğüs, kimisi kol, kimisi de omuz çalışıyor. Her zamanki gibi bacak antrenmanı yapan sadece birkaç kişi var. Herkes bir koşuşturma içerisinde.

Antrenmanım için ısınmaya başlarken iki kişinin sohbetine kulak misafiri oluyorum. Biri diğerine “Haftada 5 gün spora geliyorum, beslenmeme de dikkat ediyorum ama istediğim gelişimi göremiyorum” diyor. Daha sonra sohbete bir üçüncü kişi daha katılıyor, salon kalabalık olduğu için devamını duyamıyorum ve ısınmamı tamamlayıp antrenmanıma başlıyorum.

Man Performing Dumbbell Presses
Isındıktan sonra ilk hareketi tamamlayıp ikinci harekete geçmek için hazırlanıyorum. Kafamı kaldırdığımda aynı kişilerin hala aynı makinede olduğunu fark ediyorum. Sohbete bir dördüncü kişi daha gelmiş, önceki günkü maçtan konuşuyorlar. Antrenmana başlamadan önce duyduğum “Haftada 5 gün spora geliyorum, beslenmeme de dikkat ediyorum ama istediğim gelişimi göremiyorum” sözünü hatırlıyorum, önümdeki 4 kişilik maç muhabbeti yapan ekibe bakıyorum ve gülümseyerek antrenmanıma devam ediyorum.

Yukarıda neredeyse her salonda görebileceğiniz bir tabloyu anlatarak başladım. Belki siz de yukarıdaki 4’lüden birisiniz, belki siz de antrenman yaptığınızı zannederken aslında hiçbir şey yapmıyorsunuz. Antrenman yaptığınızı “zannediyorsunuz” diyorum çünkü bu durum bazen öyle vahim hale geliyor ki, set arası sohbet yerine sohbet arasında set yapmış olunuyor.

Şimdi asıl değinmek istediğim noktaya geleyim: Set ve hareket araları. Şu ana kadar belki farkında değildiniz ama bu yazıyı okuduktan sonra siz de set ve hareket aralarının antrenman yoğunluğunuz, dolayısıyla da kas gelişiminiz ve hatta yağ yakımınız için ne kadar önemli olduğunu bilenler arasına katılacaksınız.

zamanlama
Antrenman yaptığım salonda büyük dijital saatler var, set ve hareket aralarımı bu saatler sayesinde saniyesi saniyesine kontrol ederim. Eğer antrenman yaptığınız salonda böyle bir imkan yoksa en kısa sürede bir kronometre edinin veya cep telefonunuzun kronometresini kullanmaya başlayın. Neden mi? Eğer bunu yapmaya başlarsanız set ve hareket aralarında aslında ne kadar uzun dinlendiğinizi, kaslarınızı ne kadar soğuttuğunuzu ve bu sebeple kas gelişiminizi nasıl engellediğinizi net bir şekilde fark edersiniz.

Gelin iddiaya girelim, ilk antrenmanınızda herhangi bir temel hareketin 3 seti için 50 saniyelik set araları tutun, 50 saniye dolar dolmaz bir sonraki sete başlayın. Hatta bunu antrenmanınızın geneline yayın. Kısa set aralarıyla çok fazla zorlanacağınız için çalışacağınız kiloların düştüğünü göreceksiniz ama ertesi gün kaslarınız hiç ağrımadığı kadar ağrıyacak. Çünkü antrenman yoğunluğunuzu artırarak onları büyümeye zorlayacaksınız.

Yazımı bitirmeden önce antrenman veriminizi artırmak için dikkat etmeniz gereken noktaları da sıralayacağım:

  • Cep telefonunuzu soyunma odasında bırakın
  • Sohbetlerinizi antrenman sonuna saklayın
  • Son setinizde bir sonraki hareketi yapacağınız ekipmanı/makineyi önceden ayarlayın. O ekipmanı/makineyi kullanan varsa kaç seti kaldığını sorun. Ya dönüşümlü kullanmayı teklif edecektir ya da ciddi antrenman yaptığınızı anlayıp hareketini bitirecektir (Birçok kez yaşadığım bir durum, bazıları sadece iş olsun diye o makineyi kullanıyor fakat sizin uymanız gereken bir programınız var)
  • Bir su şişesi edinin ve suyunuzu antrenman boyunca yanınızda taşıyın, her set/hareket arasında su sebiline giderek vakit kaybetmeyin

Artık siz de set ve hareket aralarının kas gelişimi üzerindeki etkileri biliyorsunuz. Bir dahaki sefere yanınızda maç sohbeti yapanlara bu küçük hatırlatmayı yapın, onlar sizin kadar şanslı olmayabilir.

Güçlü kalın,

Berkay Türkkan

yazar olmak

YORUMLAR

WORDPRESS: 0